Ay, Nasıl Oluyor da Gündüz Vaktinde Bile Kendini Gösterebiliyor?

Uzayın derinliklerine yönelik bilgi birikimimiz her geçen gün daha da artıyor olmasına rağmen daha dibimizde bulunan gök cisimlerini bile tam olarak tanıyamadığımızı ve onlar hakkında sürekli yeni şeyler öğrendiğimizi zaman zaman fark ederiz. Özellikle de çevremizi turlayan uydumuz Ay, bu merak unsurları listesinde ilk sıralarda kendine yer bulur.

28.11.2022 03:30:13 tarihinde yayınlandı.

Uzayın derinliklerine yönelik bilgi birikimimiz her geçen gün daha da artıyor olmasına rağmen daha dibimizde bulunan gök cisimlerini bile tam olarak tanıyamadığımızı ve onlar hakkında sürekli yeni şeyler öğrendiğimizi zaman zaman fark ederiz. Özellikle de çevremizi turlayan uydumuz Ay, bu merak unsurları listesinde ilk sıralarda kendine yer bulur.

Her ne kadar biz kendisini geceyle özdeşleştirmiş olsak da fark etmişsinizdir ki Ay’ı gündüz görebilmek de mümkün. Peki bu durum tesadüf olarak mı gerçekleşiyor, yoksa Ay’ın bu hareketlerini takip etmenin bir yolu var mı? Gelin birlikte bakalım.

Bunlardan ilki, Ay’ın kendi yapısıyla ilgili. Filmlerde ve oyunlarda kullanılan ışıklandırma yöntemlerinin de etkisiyle geceleri Ay’ın, gündüzleri ise Güneş’in bizi aydınlattığını düşünürüz. Fakat bildiğimiz üzere Ay, doğal bir ışık kaynağı değildir.

Bu yüzden de Güneş’ten aldığı ışığı bize iletir. En basit şekilde Ay’ın, gökyüzünde görünüp bize ışık sağlamasının sebebi bu. Aynı şekilde gündüz vakti kendisini göstermesinin de ardında bu var.

Burada da ikinci faktörümüz devreye giriyor. Dünya etrafındaki turunu 27 günde tamamlayan Ay, bu vaktin bir yarısını Güneş’in olduğu tarafta, diğer yarısını ise gecenin hâkim olduğu tarafta geçiriyor. Yani gündüz ve gece vakitlerinin dağılımları eşit ve çoğu kişinin zannettiği gibi tesadüf değil.

Bu süreçte Güneş ve Dünya arasında kaldığında Ay, gündüz vakti kendini gösteriyor. Fakat Dünya’nın arka tarafına geçtiğinde ise artık gece vakti ortaya çıkmış oluyor.

Space.com .via-text { background-color: rgb(0,0,0); /* Fallback color */ background-color: rgba(0,0,0, 0.4); /* Black w/opacity/see-through */ color: white; font-weight: 300; font-size: 0.75em; position: absolute; bottom: 0%; right: 0; z-index: 2; padding: 5px !important; text-align: left; }

Örneğin Dolunay evresini görebilmemiz için Ay’ın, Dünya’nın arka tarafına geçmesi ve Güneş’in tam zıt yönüne yerleşmesi gerekir. Bu sayede Dünya’ya bakan yüzünün tümü aydınlatılır ve hepsi görünmüş olur.

Fakat bunun tersi olursa, yani Ay, Güneş’in zıt yönünden çıkıp onunla aynı düzleme geçerse ‘yeni Ay’ evresi gerçekleşir. Bu durumda Ay’ın sadece karanlık yüzü Dünya’ya bakmış olur ve bu yüzden de kendisini gösteremez.


Kaynak webtekno.com

 

Steve Jobs, Yapay Zekâyla "Hayata Döndürüldü"!

Hayatını kaybetmiş ünlü isimlerin yapay zekâ ile “hayata geri getirilmesi” etik bir tartışma konusu olmaya devam ederken, geçtiğimiz günlerde bu tartışmayı alevlendiren bir proje daha hayata geçti. Dünyaca ünlü podcast yayıncısı Joe Rogan, Steve Jobs ile röportaj yaptı. Fakat aslında Joe Rogan bile gerçek değildi.

Daha Piyasaya Bile Sürülmeyen iPhone 14e Güncelleme Yayınlandı: Bunu Yüklemeyen Telefonu Kullanamayacak

ABD merkezli teknoloji devi Apple, 7 Eylül'de gerçekleştirdiği Far Out etkinliğinde iPhone 14 ailesini tanıttı. Ancak bu akıllı telefonlar, henüz tüketicilere ulaşmadı. Hatta Apple, dünyanın pek çok ülkesinde, yeni akıllı telefonunu yarın itibarıyla ön siparişe açacak. Apple hayranlarının heyecanlı bekleyişleri devam ederken, bu akıllı telefonlarla ilgili dikkat çeken bir gelişme yaşandı.

Sony, Gerçek Oyuncular Gibi Oyun Oynayacak Bir Yapay Zeka Geliştiriyor

Japonya merkezli teknoloji devi Sony, yeni bir yapay zeka algoritması üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan bir patent ile tespit edilen algoritma, oyunseverleri yakından ilgilendiriyor olsa da biraz kafa karıştırıcı. Zira bu yapay zeka, bir oyunseverinin hareket ve oyun algısını taklit ederek, o oyuncu yerine oyun oynayabiliyor. Peki böylesi bir yapay zeka geliştirildiğinde, bizim oyun oynanamıza gerek kalmamış mı olacak?

Asteroit Ryugu’da Güneş’ten Bile Daha Yaşlı Moleküller Keşfedildi

1999 yılında keşfedilen ve sadece 1 kilometre çapında olan Ryugu, insanlığın uzaydaki en büyük keşiflerinden birisi olarak görülüyor. Öyle ki araştırmacılar Ryugu’ya gönderilen Hayabusa 2 isimli uydu sayesinde bu gök taşının Dünya’nın yapı taşlarından birisi olabileceğini keşfetmişti.