Webhocam

Apple, iPod'u 23 Ekim 2001 yılında piyasaya sürdüğünden beri satmaya devam ediyor. iPod, 20 yılı aşkın süredir pek çok değişiklik gösterirken kulaklıklarının rengi hep aynı kaldı. Üstelik; rengarenk iPhone’lar, Apple Watch'lar ve Mac’ler üretilmesine rağmen.

EarPod, Lightning EarPod, AirPods, AirPods Pro… Modeller çeşitlendikçe aynı kalan tek bir şey vardı: beyaz renk. Elbette bu, farklı bir renkte ürün tasarlamak zor geldiğinden değildi. Başka nedenleri bulunuyordu.

Tasarım, Apple'da her zaman çok önemli bir rol oynuyor. Hiç kimse, sadece siyah kulaklığınızın görüntüsünden Apple marka bir kulaklığa sahip olduğunuzu anlayamazdı, değil mi? İşte Apple, bunun için harekete geçti.

Şirket, insanların hemen tanıyabileceği benzersiz ürünler satma konusunda istikrarını sürdürdü. Aynı, MacBook'ların tam ortasına parlak logolarını koymaları gibi. Böylece bilgisayarın markası çok uzak bir mesafeden tanınabilecekti ve zamanla markanın kendine has görüntüsü hafızalara kazınacaktı.

Apple 2001 yılında iPod'u piyasaya sürdüğünde şirket, bir soru işaretiyle karşı karşıya kaldı: sokaktaki insanlar, birinin iPod kullanıp kullanmadığını nasıl anlayacaklardı?

Bu sorunun çözümü kulaklıkta bulundu. Cebin içinde görünmeyen iPod’u kullanırken kulaklıklar ön plana çıkarak Apple marka olduğunu belli edecekti.

Kulaklıklar, üzerlerine rahatça görünebilecek bir Apple logosu koymak için çok küçüktü. Bu yüzden şirket, kolayca tanınmalarını sağlayacak başka yöntemler aramaya başladı.

20 yıl önce, çoğu kulaklık siyah renkteydi. Bu nedenle Apple, iPod'u ve kulaklıkları tam tersi bir şekilde, beyaz olarak tasarlamaya karar verdi. Böylece, gelecekte ne olursa olsun, siyahtan beyaza geçişe yönelik ilk karar, Apple tarafından bir devrim niteliğinde tasarım oldu ve hâlâ imza rengini koruyor.